“Bu seçimlerin en önemli özelliği Türkiye’yi kamplaştırma çabalarının en üst düzeye çıkmış olmasıdır. Kutuplaşma, ötekileştirme, insanları haksız yere “terörist” olarak itham etme ve muhalefeti zan altında bırakma seçim kampanyası sırasında iktidar tarafından bir seçim stratejisi olarak benimsendi ve kullanıldı. Bu yöntem ve bu söylem yaşamımızın bir parçası haline getirildi. Mevcut olmayan suni sorunlar yaratıldı, halka dayatılarak o suni sorunlar üzerinden seçim kazanma gayreti içine girildi. Ancak halk, bu gergin ortamdan hoşnut olmadığını bu seçimlerde gösterdi. Özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun sakin, bütünleştirici, kapsayıcı, ayrımcılık yapmayan ve sabırlı davranışı, seçmenin bu hoşnutsuzluğunu gideren bir etken oldu. Halkımızın sağduyu doğrultusunda davranmasının altında yatan temel unsurun da bu olduğu düşüncesindeyim.”
Röportajın tamamı için tıklayın.